"Alkol ve (diğer) uyuşturucu maddelerin kötüye kullanılması modern toplumdaki en büyük güçlüklerden birisini oluşturmaktadır. Her ne kadar insanlık tarihinin başlangıcından bu yana uyuşturucu maddeler kullanılıyor olsa da, günümüzde bu sorun, hem sayılar bakımından hem de (sentetik olarak yüksek dozajlı üretim imkanı göz önünde bulundurulduğunda) nitelik açısından çok daha vahimdir. Bu sorunun gerek geçmişte gerek günümüzde – ceza tehdidi ve ayrıca uygulamada ceza takibatı suretiyle - ceza hukuku araçları ile (de) önüne geçilmesi amaçlanmış olsa da, günümüzde cezalandırmanın etkinliği konusundaki endişeler gün geçtikçe artmaktadır. Buna ayrıca anayasa hukuku açısından "kendi kaderini tayin etme" düşüncesinin gittikçe daha fazla önem kazanması eklenmektedir – özellikle Almanya'da – toplumun bir kesimi bu haktan yola çıkarak, bireyin gerektiğinde kendisine de zarar verme hakkının bulunduğunu ileri sürmektedir. Bu bağlamda ceza hukukunun sınırlamaları uyuşturucu madde kullanımı açısından adeta bir "kısıtlılık" durumu veya izin verilen alkol kullanımına atıfla eşitsizlik olarak değerlendirilmektedir. Ancak burada tartışmasız olarak gerekli olan çocuk ve gençlerin korunması ihtiyacının nasıl güvence altına alınacağı ve toplumun örgütlü uyuşturucu madde çetelerinin içine sürüklenmesinden nasıl korunacağı belirsizdir.
Basit çözüm yollarının olamayacağı ve özellikle toplumun bağımlılığının önlenmesi bakımından etkin bir şekilde aydınlatılmasının çok büyük önem taşıdığı açıktır. Ceza hukukundaki seçeneklere bakıldığında, ulusal hukuk düzenlerinin sınırlarını aşıp komşuların maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku düzenlemelerine göz atmakta fayda vardır. Profesyonel sporun uluslararası nitelikte olması nedeniyle sporda doping kullanımının başından itibaren ulusal sınırları aşan bir boyutu bulunmaktadır.
Bu alandaki temel sorunlar, karşılaştırmalı Alman-Türk Ceza Hukuku Semineri kapsamında, Kasım 2017 tarihinde, Göttingen Üniversitesinde ele alınmıştır. Bu toplantı, İstanbul Özyeğin Üniversitesi Alman Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Göttingen Georg-August-Üniversitesi Suç Bilimleri Enstitüsü arasında uzun yıllardır devam eden başarılı işbirliğinin devamıdır. Her yıl olduğu gibi yine profesör ve öğrencilerin sunumları ile karşılaştırmalı değerlendirmelerin yapıldığı bu toplantı, Humboldt'un "öğreten ve öğrenenlerin birliği/beraberliği" idealinin verimliliğini ortaya koymuştur.
Prof. Dr. Gunnar Duttge - Prof. Dr. Dr. h.c. Yener Ünver
İstanbul/Göttingen, Ocak 2019"
(Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları
"Adliyeye Karşı Suçların çok büyük bir kısmının düzenlendiği TCK'nın 267 vd. maddelerinde, özünde bireyin adil yargılanma hakkını koruyup güvence altına alan bu hükümler, dolaylı olarak Devletin adli organlarının hukuka uygun biçimde işlemesine ve Devletin adil ve dürüst bir yargılama yapmak görevinin yerine getirilmesine katkı sağlamaktadırlar. Her ne kadar TCK'da düzenlenen adliyeye karşı suçlar yer veya biçim olarak hatalı ve eksik ve unsurları açısından da sorunlu düzenlenmiş iseler de, yürürlükteki bu kanuni düzenlemeler şüphesiz çok önemlidirler ve sıklıkla işlenen suçlara ilişkindirler. Bu kapsamdaki suçlar çoğunluk itibariyle birden fazla hukuksal değerin bir arada korunmaya çalışıldığı suç tipleridir.
Mevcut pozitif hükümlerin tüm eksiklik ve hatalarına rağmen, amaca uygun ve olması gerektiği gibi uygulanmaları, en az bu hükümlerin varlığı kadar önemlidir ve önemsenmelidir. Bu kitaptaki suçlar, yapıları itibariyle uygulanmalarında siyasi etkilerin sıklıkla görülebildiği ve ileride de görüleceği suçlardır. Bu konuda en ciddi hassasiyet gösterilerek, hukuk normlarının siyasi etkilerden uzak olması ve evrensel hukuk gerekliliklerine uygun uygulanmaları gerekmektedir. Keza, ulusal hukukun gelişmesi için, normlar ve yargı uygulamalarının eleştirel olarak irdelenmeleri ve çözüm arayışlarının ülkemize aktarılması gerekmektedir.
Kitapta, mevzuat ve içtihatlara ilişkin kısımlar gözden geçirilip yenilendiği gibi, karşılaştırmalı hukuk bilgileri ve yüksek mahkeme kararları da ilgili kısımlarda okuyucuya sunulmaktadır."
(Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları
"Ceza Hukuku Genel Hükümler isimli kitabımızın on üçüncü baskısını yapmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Geçen baskıda olduğu gibi bu baskımız da genç meslektaşlarımız Doç. Dr. Mehmet Emin Alşahin ile Dr. Öğretim Üyesi Kerim Çakır’ın katkıları ile gerçekleşmiştir.
Doç. Dr. Mehmet Emin Alşahin; kusurluluğu etkileyen hallerden “cebir, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır-dilsizlik, geçici nedenler, alkol ve uyuşturucu madde etkisi altında olma” ile “unsurların dışında kalan diğer haller”, “ceza kavramı, cezanın amacı ve nitelikleri”, “hapis cezasının çeşitleri”, “adli para cezası”, “belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma” ve “müsadere” konularını kaleme almıştır.
Dr. Kerim Çakır ise “hapis cezasının infazına başlama”, “hapis cezasının ertelenmesi”, “şartla salıverilme”, “tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirleri”, “sanığın ya da hükümlünün ölümü”, “af”, “önödeme ve uzlaştırma” konularını yazmıştır.
Bu çalışmamız da, 12. ve 11. Baskıda belirttiğimiz değişiklikler doğrultusunda güncellenmiştir. Bilindiği gibi 10. Baskı ve öncesinde suç teorisini, dört unsur altında incelemiştik. Doktrindeki gelişmeler, özellikle de yeni Türk Ceza Kanunu’nun esas aldığı suç teorisini dikkate alarak görüşümüzü suçun iki unsuru olduğu yönünde revize ettik. Buna göre suçun tipiklik ve hukuka aykırılık olmak üzere iki unsuru bulunmaktadır. Burada tipiklikten kastettiğimiz “genel manada ceza kanunlarının özel kısmında yer alan ve ceza yaptırımı içeren suç tipi”dir. Diğer bir anlatımla, her suçun haksızlık içeriğini tasvir eden ve böylece haksızlığı oluşturan unsurlar bu başlık altında incelenmiştir. Bu nevi tipikliğin, yapı taşlarını maddi (objektif) ve manevi (sübjektif) unsurlar oluşturur. Suçun dış görünüm şeklini gösteren maddi unsurlara karşılık, manevi unsurlar failin iç dünyasının realiteleri olarak (örneğin kast, taksir) ceza normunda yer alır. Şu halde suç; “tipe uygun, hukuka aykırı bir haksızlık” tır.
Kitap baştan sona bu anlayış çerçevesinde yenilenmiş, imla hataları düzeltilmiş, yeni Yargıtay kararları eklenmiş, özellikle suç teorisine ilişkin bölümlerin çoğu yeniden yazılmıştır. Kitabımızın her yeni baskısı çıktığında, derhal metin üzerindeki çalışmalarımız başlar, mevzuat ve uygulamadaki değişiklikler kitaba işlenir. Bu titiz çalışma sonucunda her yeni baskı bir öncekinden daha güncel, daha zengin bir hale gelmiş olur. Amacımız her zaman mükemmele ulaşmaya çalışmaktır." (Tanıtım Yazısı)
"Dijital dönüşümün veriyi toplama ve kaydetme hızının debisi yüksek bir akarsu gibi özel hayatımızı sular altında bırakmaya hazır olduğu bu çağda, yasaların gerçek bir ihtiyaca bu hıza ayak uyduracak bir biçimde cevap vermesi olanaklı mı? Özel hayatın gizliliği hakkını önemli hak kategorisinde tutan şey esasında bu hakkın insanın en çekirdek ve hassas alanını oluşturması ve kişilik değerlerinin korunması için güçlü bir kalkan oluşturmasıdır. Bir hastanın kişisel verilerinin yeterince korunmadığını düşündüğü bir hastanede tedavi olmaktan vazgeçmesi günümüzde olasıdır. Bir hekimin hastanın hangi kişisel verileri konusunda daha hassas davranacağını belirlemesinin en az onu iyileştirmesi kadar önemli bir nokta olduğunu anlaması bugün an meselesidir.
Kişisel verilerin, küresel düzeyden de daha yüksek bir düzeyde, sürdürülebilir politikalarla korunduğu ve Avrupa Birliği'nin kişisel verileri, nerede ise bir para birimi olarak kabul ettiği gerçeği ile karşı karşıyayız.
Hipokrat'tan günümüze toplumun sağlığından birincil anlamda sorumlu olan hekimler, bugün dijital hastanelerde dijital ellerle hastalığın hızla tanısını yaparken, hastanın kişisel verisi de aynı hızla dijital ellere kopyalanmakta ve kötüye kullanımlarda en az kötü bir hastalık kadar hastada iz bırakmaktadır.
Kitabın kaynak kitap olması ve alanında nerede ise ilk olması bugün üçüncü baskı ile tanışmanızı sağladı. Keyifle okumanız ve bilgilenmeniz dileği ile."
(Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları
"Bu çalışmada, yargı faaliyetinin en temel unsuru hâkim ve savcılar yönünden –fail bazında- görevi kötüye kullanma suçu incelenecektir. İnsanlık tarihi düzensizliğe karşı savunma aracı olarak geliştirdiği hukukun, en etkin öğesi hâkimin1 insani yönünü gözeterek, hâkim vasıflarına ve mesleğin icrasına ilişkin olarak etik ve ahlaki ilkeler ve hâkimlerin suçlarına yönelik yaptırım belirleme yolunda karşılıklı etkileşim içinde ilerlemektedir. Hukuk esin kaynağı ister ilahi ister beşeri olsun, her millet ve topluluk kendi hukuk kültürünün yansımasının sonucu, yazılı veya ananevi olarak belirlediği vasıflara hâkimin hakim olmasını istemiştir. Hâkimin görevi kötüye kullanması2 hukukun amacı olan adalete güveni, devlete itimadı sarsıcı en tehlikeli ve asli olumsuzluktur. Toplum yaşamının ve hukuk kültürünün genel yansıması olan hâkimlerin ahlaki, etik yönden en üst seviyede numune şahsiyet olması, görevlerinin icraları yönünden ise uygulayıcısı oldukları bu genel düzenlemedeki suçtan mutlak arî olmaları şarttır. Değilse, kendi şahsiyetleri ve mesleki kimlikleri açısından koşul olan ancak düşünce ve yaşam biçimini almayan değerleri, başkaları adına korunan hukuki değer olarak normatif açıdan hükme bağlamaları adalet duygusunu tatmine hizmet etmeyecektir.
İncelememizde hâkim vasıfları ve meslek etiği ilkelerinden ziyade, ulusal mevzuat ve karşılaştırmalı hukuk yönünden hâkimin görevi kötüye kullanma suçunun unsurları, uygulama şekli, bağlantılı suçlarla karşılaştırması yapılarak, uygulamaya ve geleceğe ışık tutacak önemde boyut yakalanmaya çalışılmıştır." (Tanıtım Yazısı)
İçindekiler
"Kitapta TCK'nın yaklaşımları ve tartışmalı noktaları öne çıkarılmaya çalışılmıştır.
Bu noktada, temel bir hususu açıklamak gerekir. Elinizdeki kitapta, uygulamacı dikkate alınmıştır. Bu nedenle, konuyla ilgili temel kavramların açıklanmasından mümkün olduğunca kaçınılmıştır. Ayrıca, önceki dönemlerin aksine, madde gerekçelerinde bilimsel bir yaklaşım sergilenmektedir. Bu nedenle, bu açıklamalardan da yararlanılmıştır. Hatta bazen yalnızca yollama yapmakla yetinilmiştir..
Bu basıyla ilgili olarak en önemli nokta, kitapta yer verilen Yargıtay uygulamasının çok zenginleştiğidir.
Kitabın 3. Basısında ki nispeten eski tarihli kararları çıkarılarak , uygulamanın nereden nereye geldiği okuyucuya sunulmaktadır."
(Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları
"Tıp biliminde bazı uzmanlık alanlarının daha riskli olduğu bilinmekte, en azından öyle olduğu düşünülmektedir. Cerrahi uygulamaların sıklıkla tedavinin parçası olduğu jinekoloji dalı da çoğu zaman bu listelerde başlarda yer almaktadır. Yüksek riskli uzmanlık dallarında çekinik tıp uygulamalarına yönelik yapılan bir çalışmada tabipler; acil tıp, genel cerrahi, kadın hastalıkları ve doğum, ortopedi ve radyoloji uzmanlık dallarını riskli olarak gördüklerini ifade etmişlerdir.
Tabip, hastasının yararına olduğuna inandığı bir tıbbi yaklaşım sergilediği zaman, onu tedavi etmeyi veya hayatını kurtarmayı amaçladığından, olumsuzluklarda sorumluluk kaynağı olarak kendisini görmemektedir. Oysa hukuk; ortada bir hareket, bir zarar ve bu iki unsur arasında bir bağ olduğu zaman bunu haksız fiil veya suç olarak tanımlamak zorundadır. Yaşam hakkı kavramı insana dair en evrensel değerdir. Değer esasen bir yanıyla görevi yaşatmak olan tıp bilimini, bir yanıyla da görevi hakkaniyet kurmak olan hukuk bilimini görevli kılmaktadır.
Bu çalışmada, konunun tıp bilimine ilişkin teknik kısımları jinekolojik cerrahi faaliyetler çerçevesinde incelenmiş olmakla birlikte, jinekolojik cerrahi faaliyet esnasında gerçekleşen bir ölüm vakıasında, hukukun olaya yaklaşımı tüm cerrahi faaliyetler ile aynı kurallara tâbi olacaktır. Bu nedenle taksirle ölüme sebebiyet verme suçu açısından yapılan inceleme sadece jinekolojik cerrahi faaliyetler açısından değil, tüm cerrahi faaliyetleri kapsayacak niteliktedir."
(Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları
"Çalışmanın konusunu 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 117. maddesinde düzenlenen “İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu” oluşturmaktadır. İki ana kısma ayrılmış olan kitabın ilk bölümünde, Türk Ceza Kanunu’nun 117. maddesinde sayılan suçlarla ilgili kavramlara ve haklara, akabinde bu hakların Anayasal ve uluslararası mevzuat açısından yasal güvencelerine ve bu suçlar ile benzer nitelikteki suç tipleri arasındaki farklara değinilmiştir. İkinci kısmında ise her bir suç yönünden ayrı ayrı başlıklar halinde yapılan incelemelerin yanında, bu suçlara yönelik doktrindeki yaklaşımlara ve her iki bölümde yer almak üzere Yargıtay Kararları’na yer verilmiştir." (Tanıtım Yazısı)
İÇİNDEKİLER
TEŞEKKÜR III
ÖZET V
ABSTRACT VII
KISALTMALAR XIII
GİRİŞ 1
BİRİNCİ BÖLÜM
CEZA HUKUKU İLE İŞ HUKUKU ARASINDAKİ İLİŞKİ, İŞ
VE ÇALIŞMA HÜRRİYETİNİN İHLALİ KAVRAMI, TÜRK CEZA KANUNU’NDA YER ALAN BENZER SUÇ TİPLERİ
İLE MUKAYESESİ
I. CEZA HUKUKU İLE İŞ HUKUKU ARASINDAKİ İLİŞKİ 1
II. İŞ VE ÇALIŞMA HÜRRİYETİNİN İHLALİ KAVRAMI 3
A. İş ve Çalışma Hürriyeti Kavramı 3
1. Genel Açıklamalar 3
2. İş ve Çalışma Hürriyetinin Anayasal Güvencesi ve Kapsamı 7
B. İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Kavramı 13
1. Genel Açıklamalar 13
2. 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5237 Sayılı Türk Ceza
Kanunu’nun Mukayesesi 14
III. 5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU’NDA YER ALAN
BENZER SUÇ TİPLERİ İLE MUKAYESESİ 20
A. Genel Açıklamalar 20
B. İnsan Ticareti (TCK m.80) 21
C. Hürriyete Karşı Suçlar 27
1. Genel Açıklamalar 27
2. Tehdit (TCK m.106) 28
3. Şantaj (TCK m.107) 33
4. Cebir (TCK m.108) 35
5. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma (TCK m.109) 39
6. Konut Dokunulmazlığının İhlali (TCK m.116) 42
a. İşyeri Kavramı 44
b. 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nda Yer Verilen İşyeri İşgali
Suçu ile 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nda Düzenlenen
İşyeri Dokunulmazlığının İhlali Arasındaki Farklar 45
7. Sendikal Hakların Kullanılmasının Engellenmesi (TCK m.118) 50
8. Nefret ve Ayrımcılık (TCK m.122) 55
D. Kamu Görevinin Terki ve Yapılmaması ile Görevi
Yaptırmamak İçin Direnme Suçları 62
1. Kamu Görevinin Terki ve Yapılmaması (TCK m.260) 62
2. Görevi Yaptırmamak için Direnme (TCK m.265) 65
İKİNCİ BÖLÜM
İŞ VE ÇALIŞMA HÜRRİYETİNİN İHLALİ SUÇU
(TCK m.117)
I. GENEL AÇIKLAMALAR 69
II. İŞ VE ÇALIŞMA HÜRRİYETİNİN İHLALİ SUÇU
(TCK m.117/1) 72
A. Korunan Hukuksal Yarar 72
B. Fail ve Mağdur 74
1. Fail 74
2. Mağdur 75
C. Suçun Unsurları 75
1. Maddi Unsur 75
a. Hareket 76
aa. Cebir 77
bb. Tehdit 77
cc. Hukuka Aykırı Davranış 78
dd. Hukuka Aykırı Davranış Olarak Mobbingin Değerlendirilmesi 79
b. Netice 82
2. Manevi Unsur 84
D. Suçun Özel Görünüş Biçimleri 85
1. Teşebbüs 85
2. İştirak 86
3. İçtima 88
E. Suçun Nitelikli Halleri 92
F. Yaptırım, Soruşturma ve Kovuşturma 94
III. SÖMÜRÜ SUÇU (TCK m.117/2) 99
A. Genel Açıklamalar 99
B. Korunan Hukuksal Yarar 100
C. Fail ve Mağdur 102
1. Fail 102
2. Mağdur 102
D. Suçun Unsurları 104
1. Maddi Unsur 104
a. Hareket 106
b. Netice 107
2. Manevi Unsur 110
3. Hukuka Aykırılık Unsuru 111
E. Suçun Özel Görünüş Biçimleri 112
1. Teşebbüs 112
2. İştirak 113
3. İçtima 114
F. Suçun Nitelikli Halleri 115
G. Yaptırım, Soruşturma ve Kovuşturma 116
IV. SÖMÜRMEK İÇİN TEDARİK, SEVK VEYA NAKİL ETMEK
SUÇU (TCK m.117/3) 117
A. Genel Açıklamalar 117
B. Korunan Hukuksal Yarar 118
C. Fail ve Mağdur 118
1. Fail 118
2. Mağdur 119
D. Suçun Unsurları 119
1. Maddi Unsur 119
a. Hareket 119
b. Netice 120
2. Manevi Unsur 121
3. Hukuka Aykırılık Unsuru 122
E. Suçun Özel Görünüş Biçimleri 122
1. Teşebbüs 122
2. İştirak 123
3. İçtima 123
F. Suçun Nitelikli Halleri 124
G. Yaptırım, Soruşturma ve Kovuşturma 124
V. ANLAŞMA İÇERİĞİNİ DEĞİŞTİRMEYE ZORLAMA VE
İŞİN DURMASINA NEDEN OLMA SUÇU (TCK m.117/4) 126
A. Genel Açıklamalar 126
B. Korunan Hukuksal Yarar 127
C. Fail ve Mağdur 128
1. Fail 128
2. Mağdur 128
D. Suçun Unsurları 129
1. Maddi Unsur 129
a. Hareket 129
b. Netice 131
2. Manevi Unsur 131
3. Hukuka Aykırılık Unsuru 132
E. Suçun Özel Görünüş Biçimleri 132
1. Teşebbüs 132
2. İştirak 133
3. İçtima 133
F. Suçun Nitelikli Halleri 134
G. Yaptırım, Soruşturma ve Kovuşturma 135
SONUÇ 137
YARARLANILAN KAYNAKLAR 143
"Eserde, yazarların konuya ilişkin mevcut görüşünün "suç örgütü" fiilinin bağımsız bir suç tipi olarak değil, bazı suçların nitelikli hali veya kasten işlenen suçların ağırlaştırıcı sebebi olarak Türk Ceza Kanunu'nun "Genel Hükümler" kısmında tanımlanması olduğu halde; konu ile ilgili mevcut ceza normları hakkında ayrıntılı açıklamalar yapılmaktadır. Kitapta konu; teorik temelli tartışmalarla sınırlı bırakılmaksızın, uygulama esas alınmak suretiyle açıklanmaktadır.
Bu çalışmada; Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu'nda düzenlenen "suç örgütü" ve "terör örgütü" kavramlarının unsurları tüm yönleriyle incelenerek, TCK m. 220'de düzenlenen suç tipleri ve "suç örgütü" ile ilgili genel düzenlemeler hakkında açıklamalarda bulunulmuş, Anayasayı ihlal, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni veya Hükümeti devirmeye teşebbüs, yani darbe suçları ayrıntılı şekilde tartışılmış, silahlı örgüt, suç örgütünü diğer toplu suçlardan ayıran hususlar ile Türk Ceza Hukuku, Ceza Yargılama Hukuku ve Ceza İnfaz Hukuku müesseseleri açısından suç örgütü kurma, yönetme, suç örgütüne üye olma, yardım, suç örgütü için suç işleme ve propaganda yapma fiilleri değerlendirilmiş, ayrıca örgütlü suçlardan elde edilen malvarlığına elkoyma ve müsadere, terörizmin finansmanının önlenmesi konularına ilişkin açıklamalara da yer verilmiştir.
Kitap, İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın yeni kararları ve son gelişmeler dikkate alınarak; yeni baskısında bu gelişmeler ışığında güncellenerek hazırlanmıştır." (Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları